Çatışma
“Çatışma kötü bir şeydir”, “sağlıklı ilişkilerde çatışma yaşanmaz” görüşü psikoloji yazınında artık neredeyse terk edilmiş olmasına karşın, “çatışma” kavramı hala bu şekilde algılanmaktadır.
Oysa bir grup içerisinde çatışma yaşanması kaçınılmazdır. Bu konudaki literatür, yapıcı türdeki çatışmaların kişilerin öz eleştiri yapmasını, hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştirerek inovasyonu arttırdığını gösteren pek çok yazı ile doludur.
Aile içinde de böyledir. Ailede ya da ilişkide çatışma yoksa temas da yoktur deriz. Aslında bir tarafın istediği öbür tarafın istemediği şey olunca çatışırız.
Çatışmayı korkutucu kılan da bu gibi durumlarda ne yaptığımızdır.
Dinlememe, kızıp bağırıp çağırma, laf sokma, üste çıkmaya çalışma, küsme
sessiz kalma, konuyu değiştirme, bir şey yokmuş gibi davranma türü davranışlar olduğunda çatışma içinden çıkılmaz hale gelir.
Yani sorun çatışma çıkmasından değil, çıkınca ne yaptığımıza bağlı ortaya çıkar. Ne yaptığımızı bilmeden de değişim olmaz.